Konferans, küresel güvenlik alanındaki acil sorunları ele almak üzere politika yapıcıları ve uzmanları bir araya getiriyor.

Bu yılki konferans, kritik bir dönemde gerçekleşiyor. Organizatörlere göre, yeni ABD yönetiminin göreve başlaması, Avrupa Komisyonu’nda yeni atamaların yapılması ve yaklaşan Almanya federal seçimleri uluslararası ilişkiler açısından büyük yankılar oluşturabilir.

Açılış töreninde, MSC Başkanı Christoph Heusgen, küresel güvenlik tehditleriyle mücadelede diyalog ve küresel iş birliğinin önemini vurguladı. Heusgen, iklim değişikliği, siber güvenlik ve yapay zeka gibi alanlarda istikrarın sağlanması için ortak çabaya ihtiyaç duyulduğunu belirtti.

"Bugün diyaloğa her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var" diyen Heusgen, Ukrayna ve Sudan'daki savaşlar da dahil olmak üzere rekor sayıda çatışmanın devam ettiğine dikkat çekti.

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, konferansta yaptığı konuşmada Almanya’nın çok taraflı dış ve güvenlik politikasına bağlılığını yineledi ve önümüzdeki dört yıl içinde uluslararası ilişkilerde yaşanacak değişimlere dair endişelerini dile getirdi.

Steinmeier, yeni ABD yönetiminin geleneksel kuralları, ortaklıkları ve güven ilişkilerini göz ardı eden bir dünya görüşüne sahip olduğunu ifade etti. Bu gerçeğin değiştirilemeyeceğini ancak kabul edilip buna göre hareket edilmesi gerektiğini belirten Steinmeier,  "Ancak, uluslararası toplumun tek egemen paradigmanın bu olması gerektiğine inanmadığına eminim." diye ekledi.

Çok kutupluluk ve küresel denge

Konferans öncesinde açıklanan “Çok Kutuplaşma” (Multipolarization) başlıklı rapor, uluslararası sistemin giderek daha çok kutuplu hale geldiğini ve bunun hem fırsatlar hem de riskler barındırdığını ortaya koydu.

Rapor, bu dönüşümün kaçınılmaz olduğunu ve ABD Başkanı Donald Trump’ın Beyaz Saray’a dönüşüyle hızlanabileceğini öne sürüyor. Ancak, artan bölünmeler ve düzensizlik risklerinin, küresel krizler ve güvenlik tehditlerine karşı ortak çabaları baltalayabileceği konusunda da uyarıda bulunuyor.

Raporda ayrıca, Küresel Güney ülkelerinin daha kapsayıcı bir çok kutuplu düzenin şekillendirilmesinde kilit rol oynayabileceği belirtiliyor. MSC organizatörlerine göre, bu yılki konferans konuşmacılarının yüzde 30’dan fazlası bu ülkelerden gelecek, böylece gelişmekte olan ülkelerin de küresel düzene dair sesleri duyulacak.

Liderler ve gündem maddeleri

Üç gün sürecek olan etkinlikte, yaklaşık 60 devlet ve hükümet başkanı, 150 bakan ve büyük uluslararası kuruluşların liderleri bir araya gelecek. Konferansın ana gündem maddeleri şunlar olacak: Küresel yönetişim ve güvenlik, iklim güvenliği, bölgesel çatışmalar ve krizler, ABD ile Avrupa arasındaki transatlantik ilişkilerin geleceği.

Özellikle, ABD Başkanı Trump’ın dönüşü ışığında transatlantik ilişkilerin nasıl şekilleneceği önemli bir tartışma konusu olacak. (İLKHA)

Avustralya ve Yeni Zelanda'dan Pasifik'te ortak karar Avustralya ve Yeni Zelanda'dan Pasifik'te ortak karar
Kaynak: ilkha