Akıcılar Hareketi'nden yapılan yazılı açıklamada, siyonist işgal rejiminin ABD başta olmak üzere emperyalist güçlerden aldığı cesaretle, insanlık tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir barbarlıkla Gazze ve tüm Filistin topraklarında katliamlarını sürdürdüğüne dikkat çekildi

İşgal rejiminin tüm sansür çabalarına rağmen ortaya çıkan görüntülerin dahi çoğu kişi tarafından izlenilemeyecek kadar vahşet dolu olduğuna dikkat çekilen açıklamada, "Çoğumuzun izlemeye dahi tahammül edemediği vahşet görüntüleri, kalbimizde derin yaralar açmaya devam etmektedir. Gazze kuşatma altındadır. Gazze açlığa, yalnızlığa ve ölüme terk edilmiştir. Artık sözün bittiği, eylemin gerekli olduğu noktadayız." denildi.

Güney Amerika'da milyonlarca insanın Filistin için sokağa döküldüğünü ancak Türkiye'de gerekli tepkilerin ortaya konulmadığı vurgulanan açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:

" Filistin meselesini gündemde tutmak adına daha koordineli eylemler planlanabilir. Gazze her gün ölürken, bizler tarih ve iman önünde ağır bir sorumluluk altındayız. Bu bağlamda Akıncılar Hareketi olarak, sadece vicdanî değil, somut ve etkili adımlar atılmasının kaçınılmaz olduğunu düşünüyoruz. İşgalci rejimi gerçekten sarsacak, örnek teşkil edecek 5 temel yaptırım çağrımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz.

1. Diplomatik ilişkilerin kesilmesi: Siyonist rejimin Ankara'daki büyükelçiliği ve İstanbul'daki konsolosluğu derhal kapatılmalıdır. Bir terör devletinin ülkemizde resmi temsilciliğe sahip olması, kamu vicdanını derinden yaralamaktadır.

2. Çifte vatandaşlık ve savaş suçları: israil vatandaşı olan ve işgalci orduda görev aldığı tespit edilen Türkiye vatandaşları, derhal vatandaşlıktan çıkarılmalı, savaş suçlusu olarak yargılanmalı ve mal varlıklarına el konulmalıdır. Bu hususta mecliste bekleyen yasa tasarısı acilen yürürlüğe sokulmalıdır.

3. Enerji hatlarının kapatılması: israile enerji taşıyan Azerbaycan hattının Türkiye üzerindeki vanaları kapatılmalıdır. Bu adımın ekonomik maliyeti, halkımızın dayanışmasıyla telafi edilebilir; hükümetin göstereceği kararlı duruş, halk nezdinde büyük bir takdir ve sahiplenme ile karşılık bulacaktır.

4. Suriye'nin toprak bütünlüğü: Siyonist rejimin Suriye'ye yönelik saldırıları, Türkiye'yi de içine çekebilecek bir zincirleme kaosu tetiklemektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye'deki varlığı, Suriye hükümeti ile koordineli biçimde meşruiyet kazanmalı, ordumuz Suriye ordusuyla birlikte siyonist saldırılara karşı konuşlandırılmalıdır.

5. Direniş Hareketlerine Güvence: HAMAS, İslami Cihad gibi Filistin'in meşru direniş örgütlerinin Türkiye'de ofis açmalarına izin verilmeli, bu yapılar Türkiye'nin koruması altına alınmalıdır. Son gelişmeler, bu hareketlerin yalnızlaştırıldığını ve güvenli limanlardan mahrum bırakıldığını göstermektedir.

Bu 5 temel adım atıldığında, işgalci rejim yalnızca diplomatik değil, stratejik olarak da bir karşı duruşla karşı karşıya kalacak ve yaptıklarının bedelini ödeyeceğini görecektir. Bu taleplerin hayata geçmesini sağlamak, sadece Akıncılar Hareketi'nin değil, tüm vicdan sahibi camiaların, özgürlükçü sivil yapıların ve siyasi partilerin görevidir. Aksi takdirde tarih önünde ve Allah katında bu vebalin altından kalkamayız." (İLKHA)

Cenin’deki işgal saldırısı 83. gününde: Evler yıkılıyor, halk zorla göç ettiriliyor Cenin’deki işgal saldırısı 83. gününde: Evler yıkılıyor, halk zorla göç ettiriliyor
Kaynak: İLKHA