Endüstriyel ve paket gıdaların tüketiminde bağışıklık sisteminin olumsuz etkileneceğini belirten Diyetisyen Sümeyye Şimşek, özellikle okul çağındaki çocukların yeterli protein ve vitamin ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için dengeli beslenmesi gerektiğini ifade etti.
Diyetisyen Sümeyye Şimşek, fabrikasyon ürünlerinin insan sağlığına zararları, organik ve dengeli beslenmenin faydaları, çocukların oyun ve hareketlere yönlendirilmesi ve çocukların beslenme alışkanlıklarının nasıl düzenleneceği hakkında ailelere önerilerde bulundu.
"Fabrikasyon ürünleri bağışıklık sistemini zayıflatabilir"
Cips, çikolata ve kola türü asitli içecekler gibi fabrikasyon ürünlerin tüketimi sonucunda bağırsak mikrobiyotası da problemlerin oluşabileceğini belirten Şimşek, "Asitli ve cips ürünleri gibi fabrikasyon ürünleri içerisinde bol miktarda zararlı bileşen bulunur. Koruyucu ve katkı modelleri, yüksek şeker, trans yağı ve renklendirici gibi sağlığı olumsuz etkileyen zararlı bileşenler, çocuklarda ciddi sağlık problemlerine yol açar. Öncelikle obezite problemi, çocuklarda yağlanma şeklinde kendini gösterir. Bunun sebebi ise bu paketli gıdalarda bulunan yüksek kalorilerdir. Obeziteyle birlikte, diyabet, insülin direnci, karaciğer yağlanması, bağırsak ve mide problemlerine yol açabilir. Özellikle bağırsak mikrobiyotasın da problemlere yol açarak bağışlılık sistemini zayıflatabilir, bu da hastalıklara açık hale gelmemize sebep olabilir." ifadelerini kullandı.
Asitli içecek, çikolata ve cips gibi endüstriyel ürünlerin aşırı tüketiminin erken ergenliği tetiklediği uyarısını da yapan Şimşek, plastik kaplar içinde uzun süre bekletilen gıdaların tüketilmesinin hormonal problemlere yol açtığını belirtti.
"Çocuklar okuda ve sosyal alanlarda zararlı gıdalardan uzak tutulmalı"
Ailelerin beslenme alışkanlıklarının çocuklar tarafından taklit edileceğini unutmamaları hatırlatmasında bulunan Şimşek, "Özelikle yapılan son çalışmalarda yüksek şeker oranına sahip paketli şeker ürünlerinin üretimiyle birlikte çocuklarda hiperaktivite ve dikkat eksikliği gündeme gelmiştir. Bu anlamda çok dikkat etmemiz lazım. Ayrıca bu paketli ve asitli gıdalarda çok fazla miktarda plastik içerdiğinden çocuklarda hormonal problemler ve erken ergenlikler meydana gelebiliyor. Bu ürünleri olabildiğince hayatımızdan çıkarmamız gerekir." şeklinde konuştu.
Şimşek, "Çocukları okul ve sosyal alanlarda zararlı ürünlerden uzak tutmak için öncelikle ailelerin bilinçli olması gerekir. Çünkü çocuk; aileyi rol model alır, ailede gördüklerini uygular. Ailenin sağlıklı beslenme eğitimiyle ilgili bilgi sahibi olup bunu çocuklara öğretmesi, göstermesi ve eğitici bir şekilde etkinlikler yaparak aktarmalıdır. Aile, sağlıklı beslenme eğitimi verecek ve zararlı gıdaların zararlarını kolay ve basit bir şekilde anlatmalı, kesinlikle abur cubur bulundurmamalı, özellikle ev yapımı ürünleri tercih etmeli. Örneğin aile; fırınlanmış sebzeler, tam buğday unundan yapılmış sandviçler, sebzeli yemekler, meyve, süt, yoğurt, kefir ve kuru yemişler gibi ürünleri beslenme çantasına koyup okula gönderecekler." ifadelerini kullandı.
Okul kantinlerinde çocuk sağlığını tehlikeye atan birçok zararlı gıdaların bulunduğunun altını çizen Şimşek, Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığının bu yönde denetimlerini arttırması gerektiğini belirtti.
"Okullarda sağlıklı beslenmeyle ilgili etkinlikler yapılmalı"
Çocukluk döneminin sağlıklı beslenme alışkanlıklarını öğrenmek ve benimsemek için kritik bir zaman dilimi olduğunu ifade eden Şimşek, okul kantinlerinde satılan veya bulundurulan ürünlere dikkat çekerek şunları kaydetti:
"Maalesef okul kantinlerinde çok fazla abur cubur, paketli ürünler var ve bu anlamda ciddi çalışmalar yapılmalı. Özelikle Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlığı bünyesinde topluca bir çalışma yapılabilir. Bu ürünler yerine özelikle süt, kefir, yoğurt, tam buğday ekmeğinden yapılmış sandviçler, kahvaltı tabakları, haşlanmış yumurta gibi gıdalar çocuklara verilmedir. Haşlanmış yumurtayı çok önemsiyoruz, özelikle çocuklar haşlanmış yumurta tüketmeli. Ayrıca galeta, leblebi fındık, fıstık ve ceviz gibi kuru yemişlerin muhakkak okul kantinlerinde bulunması gerekir. Eğer okul kantininde yoksa, çocuğun beslenme çantasına bırakılmalı ve bu şekilde okula gitmesi sağlanmalı."
Okuldaki beslenme saatlerine vurgu yapan Şimşek, "Okullarda çocukların bilinçlenmesi için belirli zamanlarda beslenme uzmanları tarafından eğitimler verilmelidir. Çocukları zararlı gıdalardan korumak için bilinçlendirme, eğitim, okul politikaları etkili olacaktır. Okullarda sağlıklı beslenmeyle ilgili etkinlikler yapılabilir. Bunların tümüyle çocuklarda eğitimle birlikte güzel bir sonuç elde edilebiliriz. Çünkü çocukları küçük yaşlarda zararlı alışkanlıklardan korursak ileriki yaşlarda daha bilinçli gıdalar tüketebilirler." şeklinde konuştu.
"Tüm besin gruplarından dengeli ve sağlıklı bir şekilde almalıyız"
Sağlıklı, dengeli ve yeterli bir beslenme programının oluşturulması gerektiğini söyleyen Şimşek, çocukların beslenme çantasında yer alması gereken besinleri sıralayarak, "Protein olarak et, tavuk, balık, peynir, yumurta, kuru baklagiller; sağlıklı karbonhidratlar olarak sebze, meyve ve tam tahıllı ürünler; yağ olarak zeytin yağı, fındık, fıstık, ceviz, badem, avokado ve süt ürünleri gibi gıdaları tüketmeli, beslenme düzeninde bulundurmalıdır. Çocuklara renkli tabaklar oluşturmamız gerekiyor. Tüm besin gruplarından dengeli ve sağlıklı bir şekilde almalı, öğün atlamamalıyız. Beslenmemizi 3 ana, 2 ya da 3 ara öğün şeklinde yapmamız gerekir. Protein içeren bir kahvaltıyla güne başlamamız; ara öğünlerde cips, asitli içecekler ve çikolata gibi abur cuburlardan uzak durmamız lazım. O zararlı ürünler yerine meyve ve kuru yemiş tüketebiliriz." dedi.
"Çocukların sağlıklı beslenmeleri için ailelere eğitimler verilmeli"
Çocukların oyun ve hareketlere yönlendirilmesi konusunda velileri uyaran Şimşek, eğitim ve doğru alışkanlıklarla çocuklara sağlıklı beslenmenin öneminin anlatılması gerektiğini ifade etti.
Şimşek, "Su içimine dikkat ediyoruz. Özelikle su içme alışkanlığı edinmek için renkli ve eğlenceli suluklar tercih edebiliriz. Hatırlatıcılardan yararlanılabilir. Suyun içine bir parça meyve koyabiliriz. Çocuklarda, aileyle birlikte yemek yeme alışkanlığını oturtmamız gerekir, buna çok önem veriyoruz. Bu anlamda ailelere de bilinçli olmaları hususunda eğitimler verilebilir. Fiziksel aktivitelerin olması lazım. Çocuğun hayatında dışarı çıkıp oyun oynayacak, parka gidecek, top oynayacak, yürüyüş ve koşu yapacak etkinlikler olmalı. Eğitim, bilinçlendirme ve doğru alışkanlıklarla çocuklarımıza sağlıklı beslenmenin önemini anlatmalı, çocuklarımızın geleceğini korumak için aileler olarak şimdiden elimizi taşın altına koyup adımlar atmalıyız." dedi. (İLKHA)