Başlangıçta sigarayı bırakmaya yardımcı olmak amacıyla geliştirilen elektronik sigaralar, son yıllarda özellikle gençler arasında yaygın şekilde tüketilmeye başlandı.
Uzmanlar, bu ürünlerin bir keyif ve sosyalleşme aracı olarak kullanılmasının, gençler arasında bağımlılığın erken yaşta başlamasına neden olduğunu belirtiyor.
Prof. Dr. Müge Toyran, elektronik sigaraların sağlık üzerindeki etkilerine dikkat çekerek kamuoyunu uyardı. Toyran, hiç sigara kullanmamış pek çok gencin bu ürünleri zararsız zannederek kullandığını ve bunun ciddi bir halk sağlığı sorunu haline geldiğini söyledi.
“Zararsız” algısı riski büyütüyor
Toplumda elektronik sigaraların sağlığa zarar vermediğine dair yaygın bir algı olduğuna dikkat çeken Toyran, “Bu yanlış algı, özellikle gençler arasında kullanımın hızla artmasına neden oluyor. Üstelik bu ürünleri pazarlayan bazı kişiler ‘nikotin içermiyor’ diyerek yanlış yönlendirmelerde bulunuyor. Oysa yapılan araştırmalar, nikotin içermediği söylenen pek çok ürünün aslında nikotin barındırdığını ortaya koydu. Ayrıca buharın pasif içicilik etkisi yarattığı ve çevredeki kişilerin sağlığını tehdit ettiği de bilimsel olarak gösterildi” ifadelerini kullandı.
"Sağlığa zararları bilimsel olarak kanıtlandı"
Elektronik sigaraların yalnızca nikotin değil, ısıtma yoluyla açığa çıkan birçok zararlı maddeyi de içerdiğini vurgulayan Toyran, şu bilgileri verdi:
"Nikotin; bağımlılık yapar; beyin gelişimi ve akciğer sağlığını olumsuz etkiler. Ultra ince parçacıklar, akciğerin derinliklerine kadar inebilir. Tat ve koku vericiler, 'Popcorn lung' gibi ciddi akciğer hastalıklarına yol açabilir. Ağır metaller, nikel, tin, kurşun gibi zararlı maddeler içerir. Kanser riskini artırır."
Tüm sistemleri etkileyen tehlike
Toyran, bazı ürünlerde nikotin varlığının etiketle belirtilmediğini ancak analizlerin nikotin içerdiğini gösterdiğini vurguladı. Isıtılan sıvı çözücülerin sadece nikotin değil; sağlığa zararlı birçok kimyasal maddeyi de açığa çıkardığını belirten Toyran, bu maddelerin solunum ve kalp-damar sistemine zarar verdiğini, göz ve ağız sağlığını olumsuz etkilediğini ve gebelikte genetik yapıya zarar verebilecek genotoksisiteye neden olabileceğini kaydetti.
Toyran, elektronik sigaraların depresyon riskini artırdığını, astım ataklarını tetiklediğini ve zaman zaman cihazların alev alarak fiziksel yaralanmalara yol açtığını gösteren bilimsel çalışmalar bulunduğunu da hatırlattı.
“Gençlerin elektronik sigaradan korunması şart”
Elektronik sigaraların bazı erişkin bireylerde sigarayı bırakma sürecinde geçici olarak kullanılabileceğini ancak bunun mutlaka hekim kontrolünde ve belirli bir süreyle sınırlı olması gerektiğini ifade eden Toyran, şunları kaydetti:
“Gençler ve daha önce hiç sigara ya da tütün ürünü kullanmamış bireyler için elektronik sigaraların kullanımı kesinlikle önerilmez. Ne yazık ki son yıllarda gençler arasında elektronik sigara kullanımı hızla artmakta. Bu ürünler, içerdikleri nikotin, ağır metaller ve kararsız bileşikler nedeniyle ciddi sağlık riskleri taşımaktadır. Elektronik sigara buharı yalnızca kullanan kişiyi değil, etrafındaki insanları da olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle özellikle gençlerin elektronik sigaralardan korunması, halk sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır. Elektronik sigaralar masum değildir. Sağlığa ciddi zararlar verirken bağımlılık yapma riski taşır. Sigara bırakma dönemi dışında kullanılması kesinlikle uygun değildir. Bu konu, hem bireylerin geleceği hem de toplum sağlığı açısından son derece kritik bir zorunluluk haline gelmiştir.” açıklamalarında bulundu.(İLKHA)