Dünya Kudüs Günü, her yıl Ramazan ayının son cuma günü İslam âlemi tarafından ihya ediliyor. Her yıl olduğu gibi bu yıl da Kudüs’ün ve Mescid-i Aksa’nın manevi önemine dikkat çekmek amacıyla çeşitli etkinlikler düzenleniyor.

Dünya Kudüs Günü münasebetiyle önemli açıklamalarda bulunan Mardin Artuklu Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi İslam Hukuku Profesörü Dr. Vasfi Aşur Ebu Zeyd, Mescid-i Aksa’nın Müslümanlar için taşıdığı manevi önemin altını çizerek, ona karşı yapılması gereken sorumlulukları hatırlattı.

 Dr. Ebu Zeyd, aynı zamanda Gazze’ye maddi yardımın sürdürülmesi ve boykotun önemine değinerek, Müslümanların sahip olduğu ekonomik gücün, işgal rejimine karşı stratejik bir şekilde kullanılmasının gerekliliğini aktardı.

Katil rejim Filistinli genci şehit etti Katil rejim Filistinli genci şehit etti

Sadece Kudüs Günü değil, hiçbir zaman kutsal topraklara yapılan işgalin unutulmaması gerektiğini vurgulayan Ebu Zeyd, “Dünya Kudüs Günü, dünyanın her yerindeki Müslümanlara Mescid-i Aksa’ya ve oradaki Müslümanlara yapılan zulmü hatırlatıyor. Mescid-i Aksa’nın kirletilmesi, zamansal ve mekânsal olarak bölünmesi, bu kutsal mabedin kutsallığının çiğnenmesi, murabıt ve murabıtalara yönelik yapılan saldırıların hepsi. Ayrıca Gazze’de yaşananları hiçbir zaman unutmamalıyız. Çünkü oradaki mücahitler, bu işgale karşı kıyam ederek bu mücadeleyi Mescid-i Aksa’nın şerefini korumak, onu muhafaza etmek için Aksa Tufanı’nı başlattılar. Dünyadaki her Müslümanın, bu konuda yerine getirmesi gereken bir sorumluluğu vardır. Her bireyin, kardeşleri için ne yaptığı sorulacaktır. Kıyamet günü yüce Allah’ın huzurunda durulduğunda, ‘Gazze’deki kardeşlerin için ne yaptın? Mescid-i Aksa için ne yaptın? Hesabı sorulacaktır. Aynı zamanda bu, bizi Filistinli kardeşlerimizle bağlayan iman kardeşliğinin ve İslamî dayanışmanın gereğidir.” şeklinde konuştu.

“En küçük maddi desteğin bile göz ardı edilmemesi gerekir”

Kudüs ve Mescid-i Aksa için yapılması elzem durumlara dikkat çeken Ebu Zeyd, “Mescid-i Aksa, Filistin ve Gazze için yapabileceğimiz arasında en azından dua etmek gerekir. En önemlisi de boykotu sürdürmek. Siyonist ve Amerikalı şirketlerin ürünleri ve siyonist varlığı destekleyen tüm ülkelerin malları boykot edilmelidir, edilmeye kararlılık gösterilmelidir. Bu kutlu yolda Müslümanlara mal ile cihad görevi de vardır. Cihad, hem bedenle hem de malla yapılır. Allah Teâlâ Kur’an’da ‘Mallarınızla ve canlarınızla cihad edin.' buyurmuştur. Çünkü bedenle yapılan cihad için önce mala ihtiyaç vardır. Savaş öncesinde, savaş sırasında ve sonrasında maddi destek hayati önem taşır. Dolayısıyla Gazze’ye maddi desteğin sürdürülmesi elzemdir. Eğer maddi bir güç olmasa bile elden gelen en küçük maddi desteğin göz ardı edilmemesi gerekir. Bu imkân olmasa bile başkalarını bu cihada teşvik etmeli, onlara bu konuda sorumlulukları hatırlatılmalıdır. Çünkü Gazze’deki Müslümanlar, şu anda en çok maddi desteğe ihtiyaç duyuyorlar. Ayrıca, sadece mali destek değil; medya, kültürel ve ahlaki alanlarda da sorumluluklarımız var. Yapabileceğimiz birçok şey bulunuyor.” şeklinde aktardı.

Mescid-i Aksa ve Gazze için yapılabilecek diğer sorumluluklara değinen Ebu Zeyd, “Mescid-i Aksa ve Gazze için daha birçok yapabileceğimiz sorumluluklar var. Bunlar arasında; düzenlenen destek gösterilerine katılmalı, Gazze ve Mescid-i Aksa ile ilgili konferanslara, panellere, sempozyumlara iştirak edilmeli, bu konuda gerçekleştirilen etkinliklere destek verilmelidir. Yapılabilecek her şey yapılmalıdır. Çocuklarımızı, ailemizi, komşularımızı ve arkadaşlarımızı bu meseleler hakkında bilinçlendirmeliyiz.” ifadelerine yer verdi.

Ebu Zeyd, “Özellikle şu unutmamalıdır ki siyonist işgal rejimi, Filistin direnişiyle yaptıkları ateşkesi bozdular. Bu, siyonistler için şaşırtıcı bir durum değildir. Çünkü tarih boyunca hep anlaşmaları bozmuş, verdikleri sözleri tutmamışlardır. Allah Teâlâ, onların bu vasfını Kur’an-ı Kerim’de, ‘Ne zaman bir anlaşma yapsalar, içlerinden bir grup onu bozmuştur’ şeklinde aktarmaktadır. Onların tarihi, antlaşmalara sadık kalmamak, sözlerini yerine getirmemek, peygamberleri öldürmek gibi olaylarla doludur. Allah Teâlâ onlar hakkında, ‘Onlara bir peygamber gönderdiğimizde, bir kısmını yalanladılar, bir kısmını da öldürdüler’ buyurmaktadır. Onlar peygamberleri öldürdüler ve Allah tarafından maymunlara çevrilmeyi hak ettiler. Ayrıca Allah onlara zilleti ve aşağılanmayı yazdı.” dedi.

“İslam kardeşliğinin bir gereği olarak Mescid-i Aksa ve Gazze’ye karşı sorumluklar yerine getirilmeli”

Ebu Zeyd, İslam ülkelerinin İslam kardeşliğinin bir gereği olarak Mescid-i Aksa ve Gazze’ye karşı sorumluklarını yerine getirmesi gerektiğini aktararak, “Ateşkes antlaşması daha önce de ihlal edildiği gibi yine ihlal edildi. Şu anda hala Gazze’ye bombalar yağıyor. Yaşanan saldırılar, işgalci ve zalim bir yapıdan beklenen doğal bir durumdur. Daha önce peygamberleri öldürenlerin, kadınları, çocukları ve yaşlıları katletmesi, şehirleri ve altyapıyı yok etmesi şaşırtıcı değildir. Ancak artık İslam ülkelerinin ve diğer devletlerin bu soykırıma müdahale etmesi bir zorunluluktur. Özellikle Mısır, Ürdün, Lübnan ve Suriye gibi komşu ülkeler elinden geleni yapmalıdır. İşgal rejimi, Suriye topraklarında dilediği gibi hareket ediyor. Çünkü Suriye hükümeti buna karşı koyabilecek güçte değil. Ancak yine de İslam dünyasındaki bazı devletlerin artık harekete geçmesi gerekir. Bu devletler Gazze'deki Müslümanları desteklemeli, işgalci düşmana karşı birlik olmalı, vatanlarını ve kutsal mekânlarını bu kirli işgalden kurtarmalıdırlar. Bu, hem Arap kimliğinin hem de İslam kardeşliğinin bir gereğidir.” şeklinde kaydetti. (İLKHA)

Kaynak: İLKHA