Peygamber Sevdalıları Vakfı, "Hazreti Peygamberi Anlama ve Sünnetini Yaşama" etkinlikleri kapsamında her yıl gerçekleştirdiği Mevlid-i Nebi etkinliğini bu sene "Direniş Rehberi Hazreti Muhammed" temasıyla gerçekleştirdi.

Şırnak'ın Cizre ilçesinde başlayan Mevlid-i Nebi etkinliği, İsmail Ebul-iz El Cezeri Asma Köprüsü Amfi Tiyatro Alanı'nda yapıldı.

İTTİHADUL ULEMA üyelerinden Molla Osman Tayfur, bir konuşma gerçekleştirdi.

Bu yılkı konunun "Direniş Önderi Hazreti Muhammed" olarak belirlendiğini hatırlatan Tayfur, "Allah, yeryüzünde zulmü, şirki, küfrü kaldırmak; yerine tevhidi, adaleti, kardeşliği hakim kılsınlar diye tarih boyunca resuller göndermiştir. Bu resuller, insanlığa önderlik yapmıştır. 'Biz onları ve onlara tabi olan âlimleri, muvahhitleri, Allah'ın emriyle insanlığı hidayete erdirsin diye önderler kıldık.' buyuruyor Allah. Onlar, şirk bataklığını yırtmak için, mazlumların, mustazafların ellerinden tutup onları özgürleştirmek için, yeryüzünde kardeşliği tesis kılmak için önderler olarak gönderilmişlerdir. Son önder Hazreti Muhammed Mustafa'dır. O, imanıyla, sabrıyla, mücadelesiyle, cihadıyla her yönden kıyamete dek tek örnek ve tek önderdir." dedi.

Kur'an-ı Kerim'de, "Yemin olsun ki Allah'ın Resulünde sizin için güzel numuneler vardır" buyrulduğunu hatırlatan Tayfur, "Direnişinde de bize örnektir. O bir direniş önderidir. Yeryüzünü kaplayan şirkin karanlığına karşı hak ve adalet üzere direnen önderdir. O, insanlığa nasıl direneceklerini, küfre ve zulme karşı nasıl direneceklerini en muhteşem şekliyle ortaya koymuş önderdir. Onun için o, yaşadığı boyunca sabretti, sebat etti, mücadele etti, ashabına da kendisinden  sonra gelecek insanlara sabrı ve direnişi tavsiye etti." diye konuştu.

"Hazreti Muhammed, direnişiyle sabrıyla zülüm saraylarını yerle bir etti"

Tayfur, şöyle devam etti:

Bir defasında işkenceye tabi tutulan Yasir ailesine denk geldi. İşkenceler altında inim inim inliyorlardı. Elinde bir güç, kuvvet yoktu Resulullah'ın... 'Ey Yasir ailesi, hak üzere, tevhid üzere mücadele edin. Siz direnirseniz, sebat gösterirseniz size vaat edilen cennettir.' Yani sabredin, direnin, küfre karşı diz çökmeyin, onlara teslim olmayın, hak üzere yaşayamaya devam edin diye onlara direnişi tavsiye etti.

Minik kalplerden Gazze'ye kocaman destek Minik kalplerden Gazze'ye kocaman destek

Habbab bin Ered, gördüğü işkencelerden dolayın Resulullah'a gelmişti. 'Ey Resulullah, bizim için Allah'tan yardım dilemeyecek misin" diyor. Allah resulünün yüzü kıpkırmızı oldu ve 'Ya Habbab, sizden önceki müminler var ya. Onlardan öyle adamlar, kafirler tarafından yakalanıp yerler kazılıp çukura konuldular. Demir testerelerle iki parçaya bölündüler. Demir taraklarla etleri kemiklerinden ayrıldı ama bu zorbalıklar onları dinlerinden geri çeviremedi. Onlar sabretti. Allah'a yemin olsun ki şu din, (Yemen'in başkenti) Sana'dan (Lübnan'daki) Hadramut'a kadar hakim olacak. Bir kervan yola koyulduğunda Allah'tan ve koyunların için kurttan başka bir şeyden korkmayacak şekilde adalet hakim olacak.' buyurdu.

Yani Habbab'a daha fazla sabretmesini, direnmesini öğretiyor. Dolayısıyla Hazreti Muhammed, direnişiyle sabrıyla zülüm saraylarını yerle bir etti. Mazlum ve mustazafları kurtardı. Onun için o bir  direniş önderidir, rehberidir."

Bugün yeryüzünü şirke karanlığına batıranlara, nesilleri yok edenlere, insanların bütün onurunu ayaklar altına alanlara karşı tek yolun yine Hazreti Muhammed'in direniş ahlakı olduğunu ifade eden Molla Osman Tayfur, "Onun ilkeleri etrafında toplanacak, sabredecek, bütün zorluklara direnecek ve eninde sonunda Allah'ın rızasına kavuşacağız, kurtuluşa ereceğiz. Bugün cahiliye her yönüyle dünyaya hakim olmuş. Karanlık her tarafı sarmış, bugün medeniyet adına, insan hakları adına ortaya atılan bütün sloganlar çürümüştür. Sahtekarlığı ortaya çıkmıştır." diye ekledi.

Direnişin konuşulduğu bir yerde Gazze'den bahsetmememin mümkün olmayacağını vurgulayan Tayfur, "Bugün Filistin'de insanlık onuru ayaklar altına alınmış. İnsanlığın bütün değerleri çiğnenmiş. İnsanlık Gazze'de yok ediliyor. Bugün medeni denilen bu olayda ses çıkaranlar yok, bütün insanlık seyrediyor. Bu kabul edilemez.  Filistin'deki zulme karşı ses çıkarmak zorundayız. Filistinli kardeşlerimiz Hazreti Resulullah'ın önderliğinde direniş sergiliyorlar. Bu dünyanın zalimlerine, siyonizmine, emperyalizmine ses çıkarmalıyız. İnsanlık, Filistin'deki zulme sessiz kalmaya decam ederse insanlık yok olacak. Helaklar insanı bekliyor demektir. İnsan ve Müslüman olmanın gereği olarak tepkimizi ortaya koymak zorundayız. Bugün alemin birçok tarafından Müslüman olmadıkları halde, vicdan sahibi oldukları için bu katliamlara ses çıkaran insanlar var ama Müslümanım diyenler, ordu yönetenler, sarayda yaşayanlar, siz Allah'a hesap veremezsiniz. Müslümanların namusu kirletilirken, bebekler katledilirken siz sesinizi kısamazsınız, ordularınızla övünemezsiniz." diye konuştu. (İLKHA)

Kaynak: İLKHA