"Bizler, üzerinde özgürce yaşadığımız bu toprakların bin yıllık ev sahipleriyiz" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kimse buraları bize altın tepside sunmadı" dedi.
Türkiye'nin, masa başında kurulmadığını vurgulayan Erdoğan, özellikle son yıllarda çok başarılı bir sınav verdiklerini söyledi.
Erdoğan, Suriye'de 13,5 yıl boyunca bedel ödeme pahasına doğru olanı, ahlaki ve vicdani olanı yaptıklarını belirtti.
"Bu millete ikinci bir Boraltan Köprüsü utancı yaşatmayacağız." dediklerini ve her türlü riski göze alarak böyle bir utanç lekesini ülke tarihine bulaştırmadıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Hatırlayın, bu süreçte çok ağır baskı gördük. Acımasızca eleştirildik, hatta ihanetle suçlandık. Peki, sonuçta ne oldu? Irkçılık yapanlar kaybetti, mazlumları otobüslere doldurup terör örgütlerine ve eli kanlı zalimlere göndermek isteyenler kaybetti. 8 Aralık'ta Suriye halkı 61 yıllık karanlığın ardından zalim rejimi devirdi ve özgürlüğüne kavuştu. Devrimden bu yana 133 bin Suriyeli misafirimiz gönüllü ve onurlu bir şekilde doğdukları topraklara geri döndü. Bugüne kadar Suriye'ye güvenli bir şekilde dönen kardeşlerimizin sayısı ise 873 bini buldu. Suriye'de düzen ve istikrar güçlendikçe inşallah bu sayı daha da artacak. Daha önce de dikkat çektiğim gibi kimseyi zorlamayacağız ama dönmek isteyen kardeşlerimize de gereken kolaylığı sağlayacağız."
Aynı durumun Gazze'de de görüldüğünü, orada da buna şahitlik ettiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gazze'de 471 gün süren soykırım ve katliamda küresel siyonist lobinin tüm baskılarına rağmen kardeşlerimize cesaretle sahip çıktık." dedi.
Neticede Gazze'deki insanlık sınavını alnının akıyla veren birkaç ülkeden birinin Türkiye olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bugün pek çok ülke Filistin halkının yüzüne dahi bakamazken biz Gazzeli kardeşlerimizin samimi dualarına mazhar oluyoruz. Rusya-Ukrayna savaşında yine benzer tercihlerle karşılaştık. Hemen herkes savaşa odun taşırken biz barışın tarafında olduk."
Bu süreçteki en büyük kazanımlarından birinin de FETÖ'nün tasfiyesi olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"FETÖ, devletimizi içeriden çökerten habis bir ur misali yıllarca emperyalistler namına ülkemiz aleyhine tetikçilik yapmıştır. Millî projelerimizin engellenmesinden kimi siyasi cinayetlere, ajanlık faaliyetlerinden terörle mücadelemizin sekteye uğratılmasına kadar birçok ihanetin, kalleşliğin ve operasyonun gerisinde bu örgüt bulunuyordu. Emniyet teşkilatımızı, ordu ve jandarmamızı FETÖ'cü hainler başta olmak üzere hukuk dışı yapılardan temizledikçe hem kendimize güvenimiz arttı hem de terör örgütleri ve suç şebekeleri ile daha etkin mücadeleye imkânına kavuştuk. Güvenlik güçlerimizin yıl boyu süren operasyonları sayesinde sınırlarımız içindeki terör tehdidi hamdolsun bitme noktasına geldi.
Bir dönem teröristlerin cirit attığı köy, mezra ve yaylalarda artık güven ve huzur ortamı hâkim. Irak ve Suriye'deki harekâtlarımızla da terör unsurlarını hudutlarımızdan uzaklaştırdık. Yani son 8-10 yılda, bugün 'Terörsüz Türkiye' diye tarif ettiğimiz hedefimize giden yoldaki pek çok taşı, mayını, engeli temizledik. Başta sınır ötesi operasyonlar olmak üzere terörle mücadele irademiz çok sık eleştirildi. Hatta sabote edilmek istendi ama biz asla yılgınlık göstermedik, karamsarlığa kapılmadık, hedeflerimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerledik. Burada şunu büyük bir memnuniyetle ifade etmek durumundayım, bugün 'Terörsüz Türkiye' hedefini tüm boyutlarıyla gerçekleştirme noktasında daha güçlü, daha kararlı, daha avantajlı bir konumdayız."
"Sorumluluk taşıyan bir siyasetçinin böyle bir fırsata sırtını dönmesi düşünülemez"
Milletin kanını, canını ve kaynaklarını 40 yıldır sömüren bir beladan kalıcı ve kati olarak kurtulmaya hiç olmadığı kadar yakın olunduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milletine karşı sorumluluk duygusu taşıyan bir siyasetçinin böyle bir fırsata sırtını dönmesi düşünülemez. Avantajımızı 85 milyonun tamamının hayrına olacak bir sonucun çıkması, en iyi şekilde değerlendirmekle mükellefiz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şunu sizlerle birlikte aziz milletimizin çok iyi bilmesini istiyorum. Biz kişisel hesaplar peşinde asla değiliz. Biz sadece ve sadece milletin istikbalini düşünüyoruz. Türkiye için en doğrusunu, en isabetlisini yapmanın derdindeyiz. Amacımız hiçbir güvenlik görevlimizin, hiçbir evladımızın burnunun dahi kanamayacağı kalıcı bir güven iklimini içeride ve dışarıda tesis etmektir. Gayemiz, Türkiye Yüzyılı'nı bölgemizde barışın, kardeşliğin, dayanışmanın yüzyılı haline getirmektir." ifadesini kullandı.
"Kendisini yasalardan üstün görenlerle mücadelemizi sürdüreceğiz"
"Aklını hırsına esir etmeyen herkes şu gerçeği çok net görebiliyor; bölgemizin ve dünyanın tarihi bir yeniden yapılanma sürecinde olduğu bir dönemde Türkiye olarak bizim çok dikkatli davranmamız gerekiyor." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Soykırım şebekesinin yeni haritalarla bölgemizi bölme niyetlerini ilan ettiği günlerde bizim de politikalarımızı buna göre belirlememiz icap ediyor. Bir asır önce oynanan oyunun tekrarına izin verirsek ne atalarımız ne de gelecek nesiller bizi affeder. Sultan Alparslan'ın ve Selahaddin Eyyubi'nin torunları olarak el ele gönül gönüle vererek, siyonistlerin bölgemizde yeni ameliyatlar yapmalarına Allah'ın izniyle müsaade etmeyeceğiz." (İLKHA)